Kurum, ücretin yanı sıra faizlerinin de ödenmesi gerektiğini belirterek, başvurucunun mağduriyetinin giderilmesini istedi.
Anayasa mahkemesi, mülkiyet hakkını ihlal olarak değerlendirdi
Anayasa Mahkemesi, bir bireysel başvuru sonucunda vermiş olduğu 2015/4812 sayılı kararında, açıkta iken görevden uzaklaştırılan bir memurun mali haklarının faiziyle birlikte ödenmemesi durumunun mülkiyet hakkının ihlali olduğunu vurguladı. Bu kararın ardından, başvurucunun geçmişe yönelik olarak yasal faizle birlikte mali haklarının ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu karar, Anayasa Mahkemesi’nin mülkiyet hakkının korunması konusundaki hassasiyetini bir kez daha ortaya koymaktadır. Adaletin sağlanması için alınan bu tür kararlar, hukukun üstünlüğünün korunması açısından son derece önemlidir.
Memur, maaşını yasal faizi ile birlikte alması gerekiyor
Bu dava, idarenin hizmet kusuru sonucu başvuranın kazanılmış hak aylık derecesinden zamanında yararlandırılmamasıyla ilgilidir. Başvuranın uğradığı zarar, idarenin kusurlu işlemi nedeniyle oluşmuştur ve idare tarafından başvurana ödenmiştir. Ancak, başvuranın zararı sadece bu ödenen tutarla sınırlı değildir. Başvuranın, söz konusu maaş farkını süresinde alamadığı için de zarara uğradığı açıktır. Bu nedenle, başvuranın istemi doğrultusunda, söz konusu zararın yasal faiziyle birlikte kişiye ödenmesi gerekmektedir.
Memurun hakları birinci öncelik olarak değerlendirildi
Kurumumuzun titiz bir şekilde yürüttüğü değerlendirme sonucunda, başvuranın maddi haklarının zamanında ve tam olarak ödenmediği tespit edilmiştir. Yapılan ödemelerde meydana gelen gecikmenin idarenin kusurundan kaynaklandığı açıkça ortadadır. Bu nedenle, başvuranın maddi haklarının tam ve zamanında ödenmemesi nedeniyle uğradığı zararın sadece ödenen farklarla sınırlı kalmayacağı açıktır. Bu noktada, başvuranın uğradığı tüm zararların giderilmesi için, ödenen farklara ek olarak yasal faizlerin de ödenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. İdari işlemin hukuka ve hakkaniyete uygun olması, başvuranın haklarının korunması açısından büyük önem arz etmektedir.
YHS’de memur teknikerliği biten bir memurun zam ve tazminatında değişiklik olur mu?
Kamu Denetçiliği Kurumu, Milli Eğitim Müdürlüğündeki memurun yükseköğrenimini tamamlaması sonrası tekniker unvanından yararlanmasına yönelik yapılan başvurunun reddedilmesi nedeniyle inceleme başlattı.
Yükseköğretim Kurulu, memurların zam almalarını savundu
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, memurların zam ve tazminat oranlarına ilişkin ilgili kararlara uygun şekilde hareket edilmesi gerektiğine dair önemli bir görüş belirtti. Maliye Bakanlığı ve mülga Devlet Personel Başkanlığı tarafından verilen yazılarda, mesleki üst öğrenim bitiren memurların kariyerlerine bağlı olarak zam ve tazminat ödemesi yapılabilmesi için belirli şartların aranması gerektiği ifade edildi.
Ancak Yükseköğretim Kurulu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda, mezun olunan bölümün memurun bulunduğu hizmet sınıfına atanabilecek nitelikte olmasının yeterli ve gerekli olduğu belirtilerek, şartların esnetilmesi gerektiği vurgulandı. Bu sayede, memurların hak ettikleri zam ve tazminatların adaletli bir şekilde ödenmesi sağlanacaktır.
Zam değişikliği alırken mezun olunan bölüm önem taşıyor
Başvuranın sunmuş olduğu belgelerin titizlikle incelenmesi sonucunda, halihazırda yardımcı hizmetler sınıfı kapsamında görev yaptığı ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda da bu sınıfın yer aldığı tespit edilmiştir. Öte yandan, başvuranın bilgisayar teknolojileri bölümünden mezun olmasına rağmen teknik hizmetler sınıfında yer almaması sebebiyle, tekniker unvanından kaynaklanan mali haklarının ödenmemesi konusunda hukuka ve hakkaniyet ilkelerine aykırılık bulunmadığına karar verilmiştir.
Karar, memurların zam alamayacağı yönünde alındı
Başvuru sahibinin iddiaları ve idarenin açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, hizmetli olarak çalışan başvurunun, Bilgisayar Teknolojileri Bölümü, Web Tasarımı ve Kodlama Programı mezuniyetinin üst öğrenim olarak kabul edilmesi ve buna uygun zam ve tazminatlardan yararlanması talebinin reddedilmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu kararın dayanağı, ilgili mevzuatın açık hükümleriyle uyumlu olarak yapılan değerlendirmeler sonucu ortaya çıkmıştır. Başvurunun iddialarının, mevzuatın belirlediği şartlar ve esaslar doğrultusunda incelenerek, objektif ve tarafsız bir şekilde değerlendirilmesi sonucunda bu karara varılmıştır. Bu nedenle, başvuru sahibinin talebi reddedilmiştir.
İlgili Haberler
Marco Asensio Fenerbahçe haberlerine cevap verdi! Benim neden haberim yok
Ülkelerdeki ve Eyaletlerdeki Garip Yasalar
Bolu Tüneli açık mı? Bolu Tüneli ne zaman açılacak?
Şimdide İstanbul! İstanbul sahilinde iki kişi ilişkiye girdi! Sansürsüz hali tepki çekti
Cihat Tamer’in oğlu Atilla Tamer vefat etti!
Yusuf Tekin açıkladı! Okullar ertelenecek mi, Ara tatil kaldırılacak mı?