SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kamu Alımı

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa » Gündem » Hazine ve Maliye Bakanı enflasyon ve asgari ücret hakkında konuştu

Hazine ve Maliye Bakanı enflasyon ve asgari ücret hakkında konuştu

Hazine ve Maliye Bakanı enflasyon ve asgari ücret hakkında konuştu. Gıda artışlarında yükseliş devam edecek mi? İşte Bakan Nebati tarafından yapılan açıklamalar.

Yayınlanma:
ABONE OL
Hazine ve Maliye Bakanı enflasyon ve asgari ücret hakkında konuştu

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, canlı yayında soğan fiyatları hakkında açıklamalarda bulundu. “Soğan ve patates üretiminde fiyatları sübvanse edecek bir proje üzerinde Tarım Bakanlığı ile yeni adımlar atıyoruz. Soğan fiyatlarını insanların gündeminden çıkarmamız gerekiyor” diyen Bakan Nebati, enflasyon rakamlarına ve asgari ücret zammına da değindi.

Bakan Nebati, “Dana eti ve soğan fiyatları neden yükseldi?” sorusuna, “Tarım Bakanlığı ile birlikte soğan ve patates üretiminde fiyatları sübvanse edecek bir proje üzerinde çalışıyoruz. Amacımız, soğan fiyatlarını insanların gündeminden çıkarmak ve bu sorunu çözmek” şeklinde cevap verdi.

Bakan Nebati, enflasyon ve asgari ücret konusunda yaptığı açıklamada, “Ocak ayı itibarıyla maaşlarda artış yaşandı ve asgari ücrete ciddi bir zam yapıldı. Mayıs ayında enflasyonun %50’nin altına düştüğünü göreceğiz.” şeklinde konuştu.

İLGİLİ HABER Marco Asensio Fenerbahçe haberlerine cevap verdi! Benim neden haberim yok
Hazine ve Maliye Bakanı enflasyon ve asgari ücret hakkında konuştu. Gıda artışlarında yükseliş devam edecek mi? İşte Bakan Nebati tarafından yapılan açıklamalar.

Bakan Nebati’nin açıklamalarından önemli satır başları;

Döviz kurundaki artışın doğrudan fiyatları yükseltmesi, Türkiye’de enflasyonun tartışmalı bir hale gelmesine neden olan salgın ve savaş gibi olumsuz etkenlerle birleşti. Enerji fiyatlarındaki hızlı artış da Türkiye’nin en yüksek enflasyon yaşayan ülkelerden biri olmasına sebep oldu. Ancak, toplumsal bir karşılığı olması gerektiğine inandığımız için teknik bir değerlendirmeden öte enflasyonla mücadele için büyümeye zarar vermeden kararlı adımlar attık. Savaşın hedeflerimizi biraz ötelemesine rağmen, fiyatların düşüşünü gördük ve enflasyonla mücadelemizi daha anlaşılır hale getirdik. Büyümeden ödün vermememiz sayesinde işletmeler üretimlerine devam etti, yatırım ve üretim arttı ve işsizlik yaşanmadı. Türkiye’nin işsizlik oranı %97’ye geriledi.

Ülkemizdeki enflasyon oranı hala yüksek seviyelerde seyretmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 80’lere kadar çıkan enflasyon, aralık ayından itibaren düşüş eğilimine girmişti ancak döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve emtia fiyatlarındaki artışlar nedeniyle düşüş beklenenden daha yavaş gerçekleşti. Bugün açıklanan enflasyon rakamları, piyasa beklentilerine uygun şekilde gerçekleşti. Asgari ücret artışı ve üretim-tüketim faaliyetlerinin devam etmesi gibi faktörler enflasyonu bir miktar etkilemiş olsa da geçtiğimiz şubat ayında yaşanan deprem felaketi de enflasyonun yüksek seviyelerde kalmasında etkili oldu.

Ancak, önümüzdeki aylarda gıda fiyatlarındaki artışların da etkisiyle enflasyon oranlarında bir düşüş bekleniyor. Özellikle Ramazan ayının gelişiyle birlikte gıda fiyatlarına yönelik talebin artması nedeniyle kısa süreli bir artış yaşanabileceği öngörülüyor ancak mayıs ayı itibarıyla enflasyon oranlarının yüzde 50’nin altına düşmesi ve daha da gerilemesi bekleniyor.

Yaz aylarında Türkiye’deki bahçelerde birçok sebze üretiliyor ve bu üretim artışı, fiyatların göreceli olarak düşük kalmasına neden oluyor. Ancak kış aylarında seracılıkla üretim yapmak, dar bir alanda ve yüksek maliyetlerle gerçekleştiriliyor. Bu nedenle, fiyatların düşmesi yaz aylarında daha belirgin hale geliyor. Fakat, geleneksel olarak Ramazan ayıyla birlikte gıda fiyatlarında artış yaşanıyor. Ancak zamanla enflasyonun düşmesi bekleniyor.

Türkiye’nin fiyatları düşürme yolunda attığı adımlar, geçtiğimiz yıla göre fiyat baskısını yaklaşık yarı yarıya azalttı. Artık Türkiye, fiyatları artıran değil düşüren bir ülke konumunda.

Gıda enflasyonunda yavaşlama ne zaman olur?

Gıda fiyatları dünya genelinde genel enflasyonun üzerinde artmaya devam ediyor. Tahıl koridoruna rağmen, kuraklığın artması ve Avrupa Birliği ile İngiltere’de getirilen sınırlamalar nedeniyle fiyatlar hızla yükseliyor. İspanya, Portekiz ve Afrika’da üretim miktarları azalırken sebzelerde büyük bir sıkıntı yaşanıyor. Türkiye ise domates üretiminde büyük bir artış kaydetti. Bakanlıklarımız bu konuda çeşitli çalışmalar yapıyor. Dünyanın her yerinde gıda fiyatlarındaki artış, enflasyon baskısı yaratmaya devam ediyor. Tarım ürünlerinin hasat zamanı mayıs ayında başlayacak ancak fiyatların düşmesi biraz daha zaman alabilir. Türkiye geçmişte patates ve soğan fiyatlarındaki yüksek artışlarla karşı karşıya kaldı. Çiftçiler fiyatlar yükseldiğinde daha fazla üretim yapmaya çalışıyor, ancak üretim arttığında kimse ürünleri satın almaya yanaşmıyor. Geçen yıl biz bu ürünleri aldık ve dağıttık, ancak bir kısmı da çürüdü.

Tarım sektöründe faaliyet gösteren çiftçilerimiz, bir yıl kazanç sağlarken diğer yıl kayıp yaşayabiliyorlar. Bu nedenle, çiftçilerimizi korumak ve üretimin planlanabilir hale gelmesini sağlamak için Tarım Bakanlığı ile anlaşmaya vardık. Bakanlığımız da bu hedefe ulaşmak için kararlı olduğumuzu net bir şekilde ifade etmektedir. Amacımız, insanların soğan fiyatları hakkında konuşmalarını engelleyerek, ürün üretiminde belirli bir planlama düzenine ulaşmaktır. Eğer tüketicilerimiz için bir zarar söz konusu olursa, bu zararın kamunun tarafından karşılanması gerektiğine inanıyoruz. Toplumsal bir duruş sergileyerek, bu amaç doğrultusunda net bir irade gösteriyoruz.

Türkiye’de damak tadı değişiyor ve koyun eti artık ucuz olmasına rağmen kokusu nedeniyle tercih edilmiyor. Bu durumun değiştirilmesi için belirli bir plan dahilinde hareket etmeli ve kamunun da elini taşın altına koymaktan çekinmemesi gerekiyor. Önemli olan aracıların fiyatları artırıp artırmadığı konusunda dikkatli olmak gerekiyor.

“Tabii ki, bazı insanlar kasıtlı olarak fiyatları yükseltmek için çaba harcıyorlar. Bu tür davranışlar ahlaki olarak kabul edilemez, ancak biz bu konuda incelemeler yapıyoruz ve ciddi düzenlemeler uyguluyoruz. Eğer fahiş bir kar elde ediliyorsa, insanlarımız ucuz ete ulaşmak için ithalat yoluyla da fırsat bulmalılar.”

Devlet borçları, ödeme günü geçtikten sonra faiz uygulanarak tahsil edilen borçlar gibi soyut bir devlet anlayışı içerisinde hesaplanmalı ve ödenmediği takdirde cezalandırılmalıdır. Bu finansal maliyet, devlet tarafından karşılanmalıdır. Gıda sektöründe ödemelerin 30 gün içinde, diğer sektörlerde ise en fazla 60 gün içinde yapılması zorunlu hale getirilmelidir. Bu düzenleme sadece market ve kamuda değil, tüm işlemlerde öngörülebilirliğin sağlanması için gereklidir. Öngörülebilirliğin olmadığı bir dünyada işlerin yürümesi mümkün değildir.

İlgili Haberler